Bir doğa gezisi sırasında yanlış bir yola daldınız ve kayboldunuz. Kendinizi kurtarıp yolunuzu bulabilir misiniz? Macera yazarı Mark Jenkins, The Guardian için doğada yolunu kaybeden bir insanın hayatını kurtaracak tüyoları yazdı. Kurtuluş hikayesi harita ve pusula ile başlıyor. Doğada hayatta kalmak için bu temel önlemleri bir kenara yazın deriz.
Maine’de Appalachian rotasında yürüyüşe çıkan 66 yaşındaki Geraldine Largay’in 26 gün boyunca yaşam savaşı verip sonunda açlıktan ölmesi ve cesedinin bulunmasının ardından doğa yürüyüşünde yolunu kaybedip bu hatayı hayatlarıyla ödeyenler yeniden gündeme geldi. Filmlerde gördüğümüz sahnelerin aksine doğada hayatta kalmak için bir sığınak inşa etmek, yılan yemek ya da Oscarlı facia Diriliş’teki gibi atın içinde uyumak şart değil. Çoğu zaman bir insanın günlerce hayatta kalması için gerekli olan yiyecek ve teçhizat aslında sırt çantasında yer alıyor.
Vahşi doğa için ihtiyaç listesi
Doğa yürüyüşüne çıkıyorsanız en kötü ihtimale karşı yanınıza almanız gereken “10 temel ihtiyaç malzemesi”ni asla unutmayın: Çakı, kibrit ya çakmak, harita ya da pusula, kafa lambası, güneş kremi ya da güneş gözlüğü, yağmurluk, yedek kıyafet, yemek, su ve ilk yardım seti. Bu listeye GPS cihazını ya da GPS uygulamalı bir cep telefonunu da ekleyebilirsiniz.
Temel ihtiyaçları taşımanın yanında onları nasıl kullanmak gerektiğini bilmek de şart. Haritada hangi rengin ne anlattığını, nerenin dağ nerenin ova olduğunu bilmek gerekiyor. Hatta yola çıkmadan önce tanıdığınız birilerine nereye gideceğinizi ve planınızı net bir şekilde anlatmanız aksi bir durumda bulunmanız için çok önemli.
Telefonunuzun tamamen şarj ederek çıkın ama yanınızda olursa sizi her koşulda koruyacağını düşünmeyin. Akıllı telefonlar henüz doğada hayatta kalmak için çok da ‘akıllı’ çözümler üretemeyebilir. Yağmur ya da kar durumuna, çevrede potansiyel tehlike olup olmadığına mutlaka yola çıkmadan önce bakın. Yola gündüz çıkın ve yürüyüşünüzü aydınlıkta tamamlayın.
Bolca fotoğraf çekin, çektiğiniz kareler döndüğünüzde güzel hatıralar olarak kalacaklar ancak daha önemlisi dönerken yolunuzu kaybederseniz de sizi tekrar doğru rotaya sokacaklar.
Zoru hemen başarmaya çalışmayın!
İlk tırmanışlarınız için daha güvenli ve kolay alanlar seçin. Misal, başlangıç için Alplerin etekleri (ya da Ayder Yaylası) doğru bir başlangıç olacaktır. Başarılı olursanız ancak o zaman Himalayalar (ya da Ağrı Dağı) gibi iddialı tırmanışlara çıkmayı düşünün.
Diyelim ki kayboldunuz, paniğe kapılabilirsiniz, sorun bu değil, panikten kurtulmayı bekleyin. Koşmak yerine oturup dinlenin, bir şeyler atıştırın, bu sizi sakinleştirir. Geldiğiniz yönü geçtiğiniz yerleri gözden geçirin, etrafınıza dikkatlice bakın. Sizi tekrar doğru yola sokacak tanıdık bir dağ ya da bir vadi arayın. Ve plan yapmadan sakın tekrar yola çıkmayın, bir planınız varsa aşağı yukarı ne kadar süreceğini ve gün ışığında onu tamamlayıp tamamlayamayacağınızı gözden geçirin.
Telefonla arayıp ya da mesaj atarak yardım isteme şansınız var mı? İsteyebiliyorsanız mutlaka şansınızı deneyin ancak telefon çekmeyebilir. Kanyonlar dışında bir bölgedeyseniz eğimi takip edin, yokuş aşağı inmek önünde sonunda sizi kurtaracak bir yola çıkaracaktır.
Bunların hiçbiri mümkün değil ya da yapmak aklınıza gelmiyorsa o zaman ayak izlerinizi takip etmeyi deneyebilirsiniz. Yemeğiniz bittiyse paniğe kapılmayın bir insan haftalarca aç yaşayabilir ama su bulmalısınız bir insan susuz en fazla 6 gün yaşayabilir. Yağmur veya soğukla karşı karşıya kalırsanız yağmurluğunuzu giyin varsa bir mağaraya sığının. Telefonun çekmediği durumlarda telefonun çekeceği bir alan aramak da çözüm olabilir.
Eğer bunların hepsini yapıyorsanız zaten hayatta kalma şansınız oldukça yüksek. Unutmayın, aslında kimse kaybolduğu için ölmüyor; o insanlar kaybolduğunda ne yapacaklarını bilmedikleri için hayatlarını kaybediyor.
(fotoğraf: Tararua Dağları, Yeni Zelanda, Murdo Macleod, the Guardian)
