Botanik bahçelerini sevmek için sıkı bir doğa gezgini olmanıza gerek yok. Birkaç saatlik bir ziyaretle bile sizi sizden alıp ruhunuzu sağaltan, bu yüzden de milyonlarca gezgin için artık ana seyahat destinasyon haline gelen botanik bahçesi sayısı hızla artıyor. Şiirsel tabiat manzaralarıyla mistik duyguların kucaklaştığı, dinginlikle neşenin aynı anda yaşandığı, barındırdıkları ekosistem çeşitliliği açısından birer bilim vahası görevi gören ve tüm bu özelliklerinden ötürü her yıl bir milyondan fazla gezginin ziyaret ettiği 7 muhteşem botanik bahçesini sizin için seçtik.

Saihō-ji, Kyoto, Japonya

Büyüleyici ve mistik Japon bahçelerinin ününü duymayan kalmamıştır. Kyoto‘daki Saihō-ji de ülkedeki en ünlü olanlarından biri. Ancak onu diğer bahçelerden ayırt eden özelliği, sahip olduğu “yosun” çeşitliliği. Bahçenin zemini ve ortasında yer alan 1200 yaşındaki tapınağın duvarları 120 çeşit yosun türüyle kaplı.

Unesco Dünya Mirası listesindeki botanik bahçesi, çalı ve ağaçların olduğu kadar yosunların renklerindeki değişikliklerle de her mevsim farklı bir kimliğe bürünüyor. Ziyaret etmeyi düşünenler için küçük bir not: Tapınağın kutsallığını ve bahçenin özelliklerini korumak için ziyaretçi sayısı oldukça kısıtılı tutuluyor. Kapıda bilet alınamayan botanik bahçesine girebilmeniz için en az 3 hafta öncesinden web sitesindeki formu doldurup rezervasyon yapmanız gerekiyor.




Jardim Botânico, Rio de Janeiro, Brezilya

Rio de Janeiro‘da ikonik İsa heykelinin olduğu tepeden Corcovado Dağları’nın eteklerine doğru baktığınızda 1.4 kilometrekarelik bir alana yayılan Jardim Botânico‘yu görebilirsiniz. Yarısı düzenlenmiş bahçelerden, diğer yarısıysa yabani ormandan oluşan botanik bahçesinde 20 bine yakın bitki türü yaş(atıl)ıyor.

Orkide sevenler, bahçenin orquidário kısmındaki 600 türü gördüklerinde kendilerinden geçebilirler (bkz. üstteki fotoğraf). 1808’de kurulan bahçede elbette binlerce bromeliad da (ananasın da aralarında olduğu bir Güney Amerika süs bitkisi ailesi) bulunuyor. Sera bölümleri ve bahçe dışındaki kafeleri de oldukça çekici.




Isola Madre, Borromea Adaları, İtalya

Maggiore Gölü’ndeki minik Borromea Adaları‘nın en büyüğü olan Isola Madre, 16’ıncı yüzyılda yapılmış küçük bir sarayı çevreleyen ve İtalya Alpleri’nin karlı tepelerini fona alan muhteşem güzellikteki bahçelerle kaplı.

Kontes Borromeo’nun sarayda sergilenen ve kısmen ürkünç olan taş bebek ve kukla koleksiyonunu gördükten sonra bahçeye çıkıp tavus kuşlarıyla beraber sayısız orman gülü, kamelya ve diğer egzotik çiçek türlerinin seyrine varabilirsiniz. Gitmişken yakındaki Isola Bella’ya da uğrayabilirsiniz. dacıkları kapsayan kombine feribot bileti uygulaması mevcut.




Körfez Bahçeleri, Singapur

“Çevreci bina kompleksleri nasıl olmalı?” sorusunun fütüristik cevabı niteliğindeki Singapur Körfez Bahçeleri, pek çok iklim türü ve bitki örtüsünü bir arada barındıran, yapımı 1 milyar dolara mal olmuş bir teknoloji mucizesi.

Akdeniz ikliminin egemen olduğu Çiçek Kubbe, gümbürtülü bir çağlayanı da barındıran Yağmur Ormanı, bolca tropik bitkiyle çevirili su parkı ve “süper ağaçlar” arasında kıvrılarak ilerleyen manzara yolu, bu dünyaca ünlü botanik bahçesinin mutlaka görülesi yerleri. Körfez Bahçeleri’nin yakınlarında bulunan, Ulusal Orkide Bahçesi‘ni de içeren Singapur Botanik Bahçeleri’ne de uğranabilir.




Butchart Bahçeleri, Vancouver, Kanada

Kanada‘nın doğusunda ABD sınırında yer alan Butchart Bahçeleri, Vancouver‘ın en popüler gezi noktalarından biri. Gül koleksiyonuyla ünlü botanik adacığında elbette Kanada ve Japonya’da yaygın bitki türlerinin egemen olduğu çeşitli bahçe ve köşeler düzenlenmiş.

Denizden feribotla ve deniz uçağıyla da ulaşılabilen Butchart Bahçeleri’ne muhteşem manzaralı kafeleri için gidenler de az değil.




Kew Bahçeleri, Londra, Birleşik Krallık

Bir botanik bahçesinde olması gereken her şey Londra‘da 1840’te açılan Kew Bahçeleri‘nde fazlasıyla mevcut: Çeşitlilik, tarih, nadir türler, seralar, bilimsel takip gereçleri, rehberlik, eğitim ve staj olanakları vs vs. Yaşayan 30 binden fazla türle dünyanın en büyük ve en çeşitli botanik ve mikolojik koleksiyonlarını barındırdığı söylenen kompleks içindeki herbaryumdaysa 7 milyonun üzerinde bilimsel yöntemlerle kurutulmuş bitki örneği sergileniyor.

Kütüphanesindeki 750 binden fazla kitap ve çizim koleksiyonunda bitkilerin 175 binden fazla baskısı ve çizimi bulunuyor. Unesco Dünya Mirası listesindeki Kew Bahçeleri, Londra’nın en gözde turistik mekanlarından biri aynı zamanda.




Kirstenbosch Ulusal Botanik Bahçesi, Cape Town, Güney Afrika

Cape Town‘daki Masa Dağı’nın doğu eteğinde yer alan Kirstenbosch bahçeleri, tam 5.26 kilometrekarelik bir alan üzerinde kurulu. Sadece yüzde 10’luk kısmı işlenmiş ve düzenlenmiş olan bahçelerin geri kalanıysa tamamen yabanıl.

Güney Afrika‘daki altı farklı biyomdan beşini kapsayan Kirstenbosch Ulusal Botanik Bahçesi’ne yolunuz düşerse ulusal kahraman Nelson Mandela‘nın büstüne çiçek de bırakabilirsiniz.

Tüm görseller: WikimwediaCommons

2 Yorum

Yorum yaz

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi giriniz